Dünya Sağlık Örgütü (WHO), burn-out’u “başarıyla yönetilemeyen kronik iş yeri stresine verilen bir yanıt” olarak tanımlamaktadır. Bu durum, yalnızca ‘aşırı çalışma’ ile sınırlı olmayıp, duygusal, zihinsel ve fiziksel tükenmişlikle karakterize edilen bir ruhsal bozulma süreci olarak da değerlendirilmektedir.
TÜKENMİŞLİK SENDROMU NEDİR?
Tükenmişlik terimi, ilk olarak 1970’lerde psikolog Herbert Freudenberger tarafından ortaya konmuştur. Özellikle sağlık çalışanları, öğretmenler ve yoğun iş temposuna maruz kalan bireyler arasında yaygın bir sorun haline gelmiştir.
TÜKENMİŞLİK SENDROMU BELİRTİLERİ NEDİR?
Burn-out, genellikle sinsi bir şekilde gelişmektedir. Başlangıçta hafif bir yorgunluk veya isteksizlik hissi veriyor gibi görünse de, zamanla işlevselliği etkileyen bir hale dönüşmektedir.
Bu sendromun en yaygın belirtileri şunlardır:
- Sürekli yorgunluk hissi (hem fiziksel hem de zihinsel)
- Kas ve baş ağrıları
- Motivasyon eksikliği, işe karşı ilginin azalması
- Kaygı ve huzursuzluk
- Odaklanma güçlüğü, dikkatsizlik
- Kendini değersiz hissetme veya başarısızlık duygusu
Belirtiler, yalnızca iş yaşamını değil, aynı zamanda özel yaşamı da olumsuz etkileyebilir. Bireyler sosyal ilişkilerinde kopmalar yaşayabilir ve kendilerini yalnız hissetmeye başlayabilirler.
PSİKİYATRİK BOZUKLUKLARA YOL AÇABİLİR!
Uzmanlar, uzun süreli tükenmişlik durumunun yalnızca bir ‘ruhsal yorgunluk’ olmadığını vurgulamaktadır. Eğer bu süreç yeterince yönetilemezse, depresyon, yaygın anksiyete bozukluğu, uyku sorunları ve travma sonrası stres bozukluğu gibi daha ciddi psikiyatrik rahatsızlıkların oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Yapılan araştırmalar, burn-out yaşayan bireylerin beyin kimyasında önemli değişiklikler yaşandığını ve bunun kortizol (stres hormonu) seviyesini artırarak bağışıklık sistemine zarar verebileceğini göstermektedir.
TÜKENMİŞLİK SENDROMUNDAN NASIL KORUNULUR?
Tükenmişlik sendromundan korunmak ve başa çıkmak için bilimsel çalışmalara dayanan etkili stratejiler şunlardır:
- İş-yaşam dengesini sağlamaya özen gösterin
- Kısa molalar verin ve düzenli olarak tatil yapmayı ihmal etmeyin
- Fiziksel egzersiz, meditasyon ve nefes teknikleri gibi stresle başa çıkma yöntemlerini deneyin
- Gerektiğinde profesyonel destek almaktan çekinmeyin
- İletişim kurmaya yönelik çabalarınızı artırın, yalnızlık hissinden kaçının
Unutmamak gerekir ki, tükenmişlik bir zayıflık değil; üzerindeki yoğun baskılar nedeniyle güçlü bireylerin gösterdiği bir ruhsal tepki olarak yorumlanmalıdır. Bu durumu görmezden gelmek yerine fark edip gerekli önlemleri almak, uzun dönemde ruh sağlığını korumak için büyük önem taşımaktadır.