Türkiye siyasetinin dikkat çeken isimlerinden biri olan Yılmaz Tunç, siyasi kariyerine Refah Partisi’nin gençlik kollarında aktif görevler alarak başladı. Bu süreçte halkla temasını güçlendirdi ve idealleri doğrultusunda şekillenen bir yolculuğa çıktı. Ardından AK Parti’nin kuruluş sürecinde ilçe başkanlığı ve partinin en önemli noktalarında görev aldı Bartın’dan milletvekili olarak meclise giren Tunç, özellikle hukuk alanındaki duruşuyla dikkat çekti.
Adalet Bakanlığı Dönemi: Reformların Öncüsü
2023 yılında Adalet Bakanı olarak atandığında, Türkiye’nin hukuk sistemi çeşitli açılardan tartışmalıydı. Yılmaz Tunç, göreve gelir gelmez sade, çözüm odaklı ve reformist yaklaşımıyla dikkat çekti. Bakanlık sürecinde hayata geçirdiği bazı önemli adımlar şunlardı:
Dijital Adalet Reformu: UYAP sisteminin daha erişilebilir ve kullanıcı dostu hale getirilmesi, dava süreçlerinin hızlanmasını sağladı. UYAP, 57 kurumla 186 farklı entegrasyonu sağlayarak dünyaya örnek bir teknoloji projesi haline geldi.
Meslekler Arası Geçişte Eşitlik ve Adalet : Avukatlıktan hâkimlik ve savcılık mesleğine geçişin önünü açan yasal düzenlemede de Yılmaz Tunç’un imzası yer alıyor. Bu adım, yargı teşkilatında mesleki çeşitliliği artırmayı ve adaletin farklı bakış açılarıyla daha etkin temsilini hedefliyor.
Yapay Zeka Entegrasyonu: Yargı hizmetlerinin hızlandırılması amacıyla yapay zekanın kullanılması gerektiğini vurgulayan Tunç, bu alanda çalışmalar başlattı.
Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yolları: Arabuluculuk ve uzlaştırma mekanizmalarının genişletilmesiyle, ceza ve hukuk alanında toplamda 1 milyondan fazla uyuşmazlık sonuçlandırıldı.
Cezaevlerinde Eğitim ve Rehabilitasyon: 2023 yılında ceza infaz kurumlarında 158 bin kursiyer eğitim aldı. Bu kurslar arasında okuma-yazma, mesleki ve teknik eğitimler bulunuyor. Ayrıca, “Bağımsızlık Köyü” projesiyle madde bağımlılığıyla mücadelede tarım terapisi gibi yenilikçi yöntemler uygulanmaya başlandı.
Çocuk Adalet Merkezleri: Çocukların yargı süreçlerinde örselenmemesi için adliyelerde adli görüşme odaları yaygınlaştırıldı. Bursa ve Eskişehir’de Çocuk Adalet Merkezleri açıldı.
Gerçek Liderlik: En Küçüğün Sesini Duyabilmek
Kur’an’da geçen bir anlatıya göre, Hz. Süleyman’ın ordusu geçerken bir karınca diğer karıncaları uyarmış, Hz. Süleyman da bu sesi duyup ordusunu durdurmuştur. Bu kıssa bizlere şunu öğretir: Gerçek bir lider, en küçüğün sesini bile duyabilen, herkesi önemseyen kişidir. Karınca kadar küçük, önemsiz görünen bir canlının bile sesini duymayan biri, Hz. Süleyman gibi adil ve duyarlı bir lider olamaz.
Yılmaz Tunç’un yönetim anlayışında da bu hassasiyet dikkat çekiyor. Bakanlık görevinde, toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçlarını duyma ve onları adalet sistemine yansıtma çabası, Hz. Süleyman’ın adalet anlayışıyla örtüşen bir liderlik örneği sunuyor.
Bartın’a Katkıları: Yerel Kalkınmanın Destekçisi
Bartınlı olan Tunç, memleketine olan vefasını da hiçbir zaman geri planda bırakmadı. Bakanlığı sürecinde Bartın’a kazandırdığı projeler arasında:
Yeni Adalet Sarayı Projesi
Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi
Adalet Akademisi Eğitim Kampüsü
Dijital Kütüphaneler ve Hukuk Araştırma Merkezleri
Ayrıca, diğer bakanlıklarla iş birliği yaparak Bartın’da sağlık, eğitim ve altyapı projelerine destek verdi. Bu projeler arasında yeni hastane binaları, okullar ve ulaşım altyapısının iyileştirilmesi yer alıyor.
“Adaletin İzinde Sessiz Bir Yolculuk”
Yılmaz Tunç’un yolculuğu; sessiz, kararlı ve adaletin ışığında yürütülen bir hizmet hikâyesi. Siyasete atıldığı ilk günden bu yana, hem Bartın’a hem de Türkiye’ye olan bağlılığı hiç değişmedi. Bugün Adalet Bakanı olarak yaptığı reformlarla adalet sistemini daha erişilebilir, daha insani bir yapıya kavuşturma çabası dikkat çekiyor.
Bizler de bu sürecin birer tanığı olarak,adaletin güçlendiği her adımda, toplum olarak daha huzurlu bir geleceğe yaklaştığımızı hissediyoruz.
Yılmaz Tunç’a düşen görev kolay değil. Ama onun bu sorumluluğu nasıl taşıdığını görmek, hem bir hemşehrisi hem de bir vatandaş olarak bizleri umutlandırıyor.
Şimdi belki de en çok ihtiyacımız olan şey, bu yürüyüşe sessiz ama güçlü desteklerimizi katmak.
Çünkü bu yol, sadece Yılmaz Tunç’un değil, hepimizin yoludur.
